
Su, bu sıcaklık değerinde en yüksek yoğunluğa
ulaşır. 4°C’tan itibaren ısı verdikçe genleşir ve hacmi artar. Dolayısıyla
yoğunluğu düşer. 0°C’ta su tanecikleri neredeyse hareketsizdir ve katılaşır. Su
buza dönüşür. Yoğunluğu sudan küçük olduğu için buz, suda yüzer. Suyun bu
özelliği yukarıdaki şekilde gösterilmiştir, inceleyiniz.
Suyun yüzeyden donmaya başlaması suda yaşayan canlıların yaşam ortamlarının korunmasını sağlar. Buz tutmuş havuz, göl, gölet ve kutuplardaki denizlerde üstteki buz kütlesi alttaki suyun soğuk havayla temasını keser. Su içindeki canlıları korur. Eğer, buzlanma dipten başlasaydı havuzlar, göller ve denizlerdeki canlıların yaşamını sürdürmesi mümkün olmazdı.
Aydınlık bir ortamda aynaya baktığınızda
aynada görüntünüzü görebilirsiniz.
Beyaz bir kâğıda baktığınızda ise beyaz kâğıtta
görüntünüzü göremezsiniz. Oysa her ikisi de aynı ışıkla aydınlatılmıştır. Bu
durum neden kaynaklanıyor olabilir?
Kaynağından yayılan ışığın her yönde ve
doğrusal yollar izleyerek yayıldığını hatırlayınız. Işık her yönde doğrusal
yollar izleyerek yayılmasını sürdürürken farklı maddelerle karşılaşır. Her
madde ışıkla farklı biçimde etkileşir. Işığın saydam maddelerden geçerken
saydam olmayan maddelerden geçemediğini, yarı saydam maddelerden ise belli bir
oranda geçtiğini hatırlayınız.
Işık, saydam olmayan açık renkli bir maddeye ya
da aynaya çarptığında büyük oranda geldiği ortama geri döner. Işık kaynağından
bir yüzeye gelen ışığın, doğrultusunu değiştirerek geldiği ortama geri
dönmesine yansıma
denir.
Bir cisim, üzerine ışık çarptığında özelliğine
göre, ışığı farklı oranlarda yansıtır.
Aşağıdaki resimde görülen çocuk, elindeki aynayla
duvara ışık yansıtmaktadır. Aynalar düzgün yüzeyli cisimlerdir. Acaba
cisimlerin yüzeyinin düzgün ya da pürüzlü olması üzerine düşen ışığın
yansımasını nasıl etkiler?